Ak Masonlar ve/veya Gül’ün derin sır’rı?!
(ya da Gülen Camia’sının “ifşa” edilmemiş “giz”li Mason üyeleri kimlerdir ve/veya Üzeyir Garih neden öldürüldü?!)
“Polis’e yardımcı oluruz!”
“Ne var ki, kan ve ihanet günleri sona ermemişti. Şimdi çok daha korkunç bir karar daha alınmalıydı.” (Büyük İskender III, Makedonya’dan Anadolu’ya, Valerio Massimo Manfredi, Can Yayınları, Sf 238)
………………………
Neo Roma’da yaşanan “iç savaş” (HAARP) ve/veya “Çankaya Savaşları” kapsamında “Ak Mason”lar kimlerdir?!
AKP & Gülen iktidarında hangi görevdeler, hangi hizmetlerde bulunuyorlar?!
AKP’nin ve/veya Gülen Camiası’nın ünlü “giz”li Mason’ları kimler?!
Çevik Bir, Abdullah Gül, Mason mu?!
AKP’nin iktidara geliş sürecinde “Mason” Üzeyir Garih neden öldürüldü?!
Bu vb sorulara cevap bulmanıza katkıda bulunabilecek “zaman tüneli”nden birkaç satır…
Öncelikle….
SABAH’ta yayınlanan o söyleşi, dizi yazı.
Aynen yansıtıyorum:
…………………………
“Polise yardımcı oluruz!”
Hür ve Kabul Edilmiş Masonlar Locası Büyük Üstadı Demir Savaşçın, Üzeyir Garih'in gerçekten yardım ettiği dul bir kadın olduğunu, polisin istemesi halinde her türlü yardıma hazır olduklarını söyledi
SUNUŞ
Onlar ser verip sır vermemeleri ile ünlüler... Kimi zaman adları küfür yerine kullanılıyor. 1999'da kapılarını medyaya açıp, binanın içindeki tefruşatı gösterdiler. Son olarak adları emekli Orgeneral Çevik Bir'in katıldığı bir toplantı ile gündeme gelmişti... Şimdi de Üzeyir Garih cinayeti sonrasında İshak Alaton'un "Üzeyir, dul bir kadına 10 bin dolar yardım edecekti" sözleri ile yeniden gündemdeler... "Dul kadına yardım yok mu?" sözlerinin Masonlar arasında şifreli bir yardım çağrısı olduğu, Alaton'un da tehlikede olduğuna dikkat çekmeye çalıştığı iddia edildi. Alaton, bu iddialara şiddetle karşı çıkarken Masonlarla ilgili birçok soru sorulmaya başlandı... Masonlar nasıl bir topluluk?.. Mason olmak insana ne gibi özel imkanlar sağlar?.. İşte kapalı kapılar ardında Masonlar...
Büyük Üstad Demir Savaşçın, 1927 Aksaray doğumlu... Ankara Gazi'de liseyi bitirmiş. Hukuk mezunu. 1952 yılından bu yana da avukat... Evli ve iki oğlu bir kızı var. İzmir'de yaşıyor. 1975 yılında da Mason olmuş... Masonluğun birçok kademesinden geçtikten sonra şimdi en üst mertebeye ulaşmış. Hür ve Kabul Edilmiş Masonlar Büyük Locası'nın bulunduğu Beyoğlu Nuruziya Sokak, 25 numaralı apartmanın çatı katında, eskiden Üstad-ı Azam dedikleri, şimdiki söylenişiyle Büyük Üstad Demir Savaşçın ile Masonların yaşadığı büyük değişimi konuştuk:
SİZ DE İNSANMIŞSINIZ!
* Perdeyi tam olarak açtınız mı?
Bu tam açılma değil. Kendimizi tanıtmadır.
* Tanıtmadan neyi kastediyorsunuz?
Tanıtmanın esprisi temelde, Masonluğun 90. yılı dolayısıyla Sahir Talat Akev Üstad'ın toplumun da Masonluğu bir şekilde tanıması için attığı bir adımdan ibarettir. Bu karar bunun için verilmiştir.
* Size ulaşan tepkiler nasıl?
Size bir misal vereyim. Derince'de kardeşlerimin katkıları ile ilköğretim okulu yapıldı. Temel atma törenine gittik. Orada bir bey yanıma yaklaştı ve "Siz de insanmışsınız" dedi. Dikkat edin söylenen söze, demek ki toplum bu konuda çok cahil. Bizim hakkımızda bir fikri yok. Ama şimdi bütün Derince bizi tanıyor. Toplumu da bilgilendirmiş olduk.
* Sizinle ilgili ağır ithamlarda bulunan kişi ya da kurumlar var. Onların fikirlerinde bir değişiklik oldu mu?
Onların bizi anlamaları için kendilerini yetiştirmesi gerekiyor. Yapılan eleştiriler yeni değil. Asırlardır devam eden eleştiriler bunlar. Ama toplum Masonluğu anlamaya kavramaya çalışıyor. Toplum bilinçlendiği oranda Masonluk tanınmış oluyor. Bundan 4-5 yıl önce Prof. Sair Erman kardeşimiz, bir televizyon kanalında Abdurrahman Dilipak kardeşimiz ile karşı karşıya geldi. Yalnız Dilipak o programdan ayrılmak zorunda kaldı.
* Radikal dinci kesimden nasıl bir tepki geldi?
Ankara'da da mabedler açıldı. Orada da kutsal kitaplar mevcut. Mesala orayı ziyarete sayın Fehmi Koru geldi. Kitaplara baktılar. Ankara'daki görevli kardeşlerimizle görüştüler ve memnun oldular. Masonluğu bu denli tanımadıklarını dile getirdiler. Bu sözleri yalnız Fehmi Koru'ya izafeten söylemiyorum. Yalnız bizim toplumumuza has bir özellik var. Herhangi bir şeyi araştırıp soruşturmadan fikir sahibi olmayı yeğleriz. Bizim de bir çalışmamız var. Kendimizi sırf panellerle değil, kitaplarla da tanıtma ihtiyacını duyduk.
* Masonlar için bir sivil toplum örgütü tanımlaması yapanlar var. Bu tanım doğru mudur?
Bu noktanın altını önemle çizmeliyim. Masonluk bir sivil toplum örgütü değildir. Masonluk belli bir eğitim sonucu kazanılan bir nevi olgunluk, mütekamil’iyet (olgunlaşma)sürecidir. Ama Hür ve Kabul Edilmiş Masonlar Derneği, her dernek gibi bir açıdan da sivil toplum kuruluşudur. Ama Masonluk değildir. Dışarıda bu konuda çok yanlışlık yapılıyor.
* Masonluğun felsefesi nedir?
Felsefesi şu: Çevresine topluma olgun mütekamil, yetişmiş iyi insanları kazandırmaktır.
* Dünyanın her yerinde mentaliteniz bu mudur?
Evet her yerde bu böyledir. Fransa'da, ABD'de, İngiltere'de, Belçika'da da bu böyledir. Masonluğun hammaddesi insandır. Onun için biz aramıza birisini alırken, bu şekilde eğitilebilecekleri alırız. İnsan önce aile yuvasında yetişir. Biz ondan sonra eğer uygunsa aramıza alıp, insanlığa kazandırıyoruz. Kazandırmaya çalışıyoruz.
3 KUTSAL KİTAP MASADA
* Masonluk bir din midir?
Kesinlikle bir din değildir. Böyle bir şey olamaz. Üç kutsal kitabın tören sırasında masanın üstünde durması bunu gösterir.
* Siyasette ve işdünyasında Masonlar aktif midir?
Bazı derneklerde şöyle der, din ile siyasetle uğraşmaz diye. Ama bizatihi dinin, siyasetin içindedir. Ama bizim dernekte kesinlikle ve kesinlikle din, siyaset, ırk vb tartışması yapılmaz. Kesinlikle ama bunu içtenlikle söylüyorum. Ama yetiştirdiği kimseler A Partisi'nde, B Partisi'nde olabilir. O bizi hiç enterese etmez. Ama iyi bir insandır, olgun bir insandır. Biz kendimize hakaret edenleri dahi eğitmeye çalışırız. Eleştirileri hoşgörü ile karşılarız. Bütün amaç budur.
Kadınlar zaten mükemmeldir
* Kendi içine kapalı bir cemaat mısınız?
Diğer derneklerde de değişik mesleklerden insanlar yok mu? Hastalandınız diyelim bir doktora gideceksiniz, tabii ki tanıdığınız güvendiğiniz kişiye gidersiniz. Masonluk'ta da bu böyle. Bu doğal bir şey. En doğal şey. Birçok Mason kardeşimiz de Mason doktor yerine kendi aile doktoru vardır, ona gider. O da doğal. Kesin böyle bir mecburiyet yoktur.
* Kadın Masonlar var mı?
Var. Hanımları da Mason kabul eden diğer bir teşekkül var. Biz onları Masonik deyimle gayri muntazam olarak görürüz. Bizde hanımlar locası diye bir loca yoktur. Ama hanımlarla ilişkilerimiz çok daha fazladır. Her yıl yapılan törenler vardır, hanımlarla birlikte oluruz. Çünkü, Masonluğun hammaddesi insandır. İnsan da aile ortamında yetişir. Bir evladın yetişmesinde en büyük etken annedir. Bu bakımdan hanımlar daima içimizdedir.
* Masonluk günümüze dek ulaşabildiyse, bunu içlerine kadınları almamalarına borçlular diyenler de var.
Şöyle söyleyebiliriz. Bizler mükemmel olmaya çalışırız. Hanımlar zaten mükemmeldirler.
* Böylece akşam eve girmeyi garantilediniz. (Kahkahalar...) Güncel birkaç soru sorabilir miyim?
Yok, şimdi değil. Şu var. Bir vatandaş olarak hepimiz Türkiye'nin AB'ye girmesini benimseriz. Zaten ulu önder Atatürk'ün şiarıdır. Ama biz bunun dahi iyidir kötüdür tartışmasını burada yapmayız.
* Sistemle ilgili bir eleştiriniz var mı?
O konuyla ilgili cevap yok.
* Ser verip sır vermiyorsunuz hani...
Öyle..
SAVAŞÇIN 'ŞİFRE YOK' DEDİ
Yardımsever bir insandı
* Üzeyir Garih, dul bir kadına yardım mı edecekti?
Üzeyir Bey çok iyi bir Mason'du. İyi bir Mason olarak yaşadı ve öldü. Ve kendisi gerçekten de bir 'Dul kadın'a yardım ediyordu.
* Kime?
Bunu açıklayamam.
* Başka bir şey olamaz mı?
Hayır, kendisi gerçekten dul bir kadına yardım ediyordu.
* Burada zordayım, bana yardım edin mesajını vermiş olamaz mı?
Hayır... Polislerin istemesi halinde elimizden gelen tüm yardımı yapmaya hazırız.
*Emniyet'ten sizi arayan oldu mu?
Hayır, şu ana kadar arayan olmadı. Bu konuyla ilgili başka bir şey söyleyemem.
* Son toplantınıza Çevik Bir de katıldı. Çevik Bir'i siz mi davet ettiniz?
Ben Sayın Bir üzerine kurulmak istenilen senaryoları tasvip etmiyorum. Bu konuda yetkili Haluk kardeşimdir. Orgeneral Bir olarak değil, Çevik Bir olarak aramızdaydı. (Burada söze Haluk Sanver giriyor) Aile dostum Çevik Bir olarak oradaydı. Başka toplantılarda da benim birtakım aile dostlarımı görürseniz şaşırmayın. Ama Masonlar'dan nefret ediyorsa da, davete icabet etmez. Sizi de, gazetecilik bir yana, nefret ettiğiniz birinin toplantısına çağırırlarsa gitmezsiniz herhalde.
EN ÇOK SORULAN SORULAR
Bugüne dek Masonluk hakkında birçok iddia ileri sürüldü. Masonluğun gizli bir topluluk olduğu, Allah'a inanmayan Masonluğun bir tür din sayıldığı ve politikayla içli dışlı olduğu ve Masonluktan ayrılmanın mümkün olmadığı gibi bazı iddialardan oluşuyordu. İnternette www.mason.org.tr isimli bir de siteleri bulunan Hür ve Kabul Edilmiş Masonlar Büyük Locası, haklarındaki iddiları bu sitede cevaplıyor:
Masonluk, dine karşı mıdır? Hayır. Masonluk, sanıldığının aksine dine karşı değildir. Masonluk, üyelerinin Allah'a inanmalarını da şart koşar. Yüce Varlık'a inanmayan insanları ve ateistleri, kesinlikle arasına almaz.
Masonluk bir din midir? Masonluk, ne bir din, ne de dinsel bir topluluktur. Masonluk, üyelerinin dini inançlarına, kanaat ve fikirlerine saygı gösterip hiç karışmadığı gibi Masonların bir araya geldiği localarda hiçbir surette dini bir tartışma yapılmasına da müsamaha etmez.
Masonluğun politikayla ilgisi var mı? Hayır, Masonluğun politikayla hiçbir ilgisi yoktur. Bugüne dek, Masonluğa yapılan en belirgin suçlamalardan biri, Masonluğun faaliyette bulunduğu ülkenin siyasi yaşamını yönlendirdiği yolundadır. Hatta, daha ileri gidilerek, dünyayı Masonların yönettiği bile söylenegelir. Masonların biraraya geldiği birimler olan localarda her türlü politik tartışmanın yapılmasına izin verilmez.
Masonlar politikayla uğraşmaz mı? Masonluğun kendi bünyesinde siyaset tartışmalarına izin vermemesi, üyelerinin siyasal fikir, kanaat ve inancının bulunmadığı anlamına gelmez. Doğaldır ki, her Masonun dünyadaki bütün insanlar gibi siyasi bir düşüncesi ve kanaati olabilir. Ancak buradaki temel sınır, hiçbir Masonun, kendi siyasi düşünce, kanaat ve inançlarını localara yansıtmaması ve buna izin verilmemesidir. Masonluğun bu ilkesi, yüzyıllardan bu yana başarıyla uygulanmaktadır.
Masonluk gizli bir topluluk mu? Masonluk gizli değil, sadece üyelerine açık bir topluluktur. Üyesi olmayanlara ise kapalıdır. Masonluğun gizli bir topluluk olarak addedilmesinin nedeni, üyelerinin çok eski zamanlardan bu yana kullandıkları işaretlerdir. Oysa ki Masonluğun ülküsü ve ilkeleri bir sır değildir. Masonlar arasında sır olarak kabul edilen tanışma işaretlerinin ise, sadece sembolik anlamları vardır.
Masonluk yasal bir topluluk mu? Evet, Masonluk yasal bir topluluktur. Türkiye'de faaliyet gösteren her cemiyet gibi, Hür ve Kabul Edilmiş Masonlar Büyük Locası'nın da üye listeleri ve çalışmaları T.C. İçişleri Bakanlığı'nın denetimi altındadır. Kendi arzu ve isteğiyle Mason sıfatı kazanan herkes, istediği zaman üyelikten ayrılmakta serbesttir. Masonluk yüzkızartıcı suçlardan mahkum olmuş üyelerini derhal bünyesinden uzaklaştırır.
Masonluk üyelerine menfaat sağlar mı? Hiçbir menfaat sağlamaz. Bu yönde bir beklentisi olanları da üye olarak arasına almaz. Bu husus, bir Masona aday olduğu ilk gün doğrudan söylenir. Bunun içindir ki, üyeliğini kendisinin ya da tanıdıklarının profesyonel ve kişisel çıkarları lehinde kullanmaya kalkışan her Mason, ciddi olarak uyarılır, üyeliği dondurulur ya da Masonluktan ihraç edilir.
MASONİK SÖZLÜK
Masonlar kendi aralarında oluşturdukları bir dili kullanırlar. Masonik faaliyetlerinde kullandıkları kelimeler, Mason olmayanlar için hiçbir anlam ifade etmez.
İşte Masonlar'ın kendi aralarında kullandıkları kelimelerden birkaçı:
Agap: Masonların loca toplantılarından sonra birlikte yedikleri yemek.
Alçı: Şeker.
Barut: İçki. (Kuvvetli Barut: Şarap. Zayıf Barut: Su. Sarı Barut: Bira ya da şıra. Çarpan Barut: Rakı. Lübnan Barutu: Enfiye.)
Celse: Mason localarındaki kurallarına uygun bir oturum.
Dul kesesi: Oturum sonlarında üyeler arasında dolaştırılan yardım torbası.
Envar: Loca yönetimiyle görevli beş kişi: Üstadı Muhterem, Birinci İkinci Nazırlar, Hatip ve Katip.
Hamtaş: Çıraklığa alınmış Mason.
Harici: Mason olmayan, yabancı.
Hemşire: Masonların eşlerinin öteki Masonlar yanında adı.
Hüze: Aslı İngilizce "Huzza"dır ve yaşasın anlamındadır.
İs'at: Her çalışma yılı başı, seçimlerden sonra görevlilerin özel bir törenle andı içip yerlerine oturup göreve başlamaları.
İttihat zinciri: Masonların sağ eli, sola, sol eli sağa birleştirerek oluşturdukları halka.
Kalfa: Masonluktaki ikinci derece. Refik.
Karargah: Loca, mabed, mahfel.
Kazma: Çatal.
Kordon: Masonun derece ve görevine göre boynuna ve omuzuna çaprazlama takılan geniş kurdele. Derecesine göre renkleri değişir.
Konvan: Her yıl başka bir ülkede yapılan Mason büyükleri toplantısı.
Kürek: Kaşık.
(Hayrullah Mahmud, SABAH, 9.09.2001)
http://arsiv.sabah.com.tr/2001/09/09/g02.html
…………………………………
"Tüm Masonlar'ın savundukları görüş bu üç dinin bittiği yönündedir."
Yazar Aytunç Altındal, Masonlar'ın kapılarını açmalarını şöyle yorumluyor: Yeni dönemin dini olarak Masonluğu görüyorlar
Türkiye Masonları, 90. yıl kutlamalarıyla birlikte, kamuoyunu şaşırtarak, 'kalın perdelerini açtılar' ve kendilerini tanıttılar. İnternette siteleri bile olan Masonlar'ın bu gizlilik perdelerini aralamalarını Araştırmacı-Yazar Aytunç Altındal, şöyle değerlendirdi:
*Şimdi Masonlar birçok kitap yayınladılar. Artık açık yayın yapıyorlar. Artık bunu halka açma vakti gelmiştir diyorlar. Çünkü yeni dönemin, Masonluğu yaymak için uygun olduğunu düşünüyorlar. Yeni dönemin dini olarak Masonluğu görüyorlar.
* Masonluk dünyada insanların yaşama tarzını değiştirmeye yönelik bir hareket. Bu yaşam tarzını değiştirirken de bu üç dinin bittiğini ve bunun yerine gelmesi gereken anlayışın, dini bir anlayış değil, laik bir anlayış olması gerektiğini söylüyor. Masonlar bunun da nötr bir anlayış olduğunu savunuyorlar.
Altındal, Masonlar'ın gizli faaliyet göstermesini ise şöyle değerlendiriyor:
* Gizlilik yaratamazsan ilgi çekemezsin. Masonluğun en büyük gizli sırrı, hiçbir önemli sırrının olmamasıdır. Yani ortada bir sır var diyeceksin ki, arıların çiçeğe koştuğu gibi sana gelsinler. Ama ortada hiçbir sırrın olmaması keyfiyeti de bir sırdır. Masonlar'ın içinde de diğer yerlerde olduğu gibi iyi olanlar var, kötü olanlar da var. Masonlar'ın bu çabasını şu anlamda yanlış buluyorum. Yerleşik değerleri yok etmeye yönelik çabalarınız, insanları cahiliye devrine sürüklüyor. Masonluğu en çok kullanan Hitler'di. İnsanlığı sürüklediği nokta da ortadadır. Tüm Masonlar'ın savundukları görüş bu üç dinin bittiği yönündedir. 21. yüzyılın dini Masonluk olacaktır. Onun için Masonluğun iddiası sınırlı küçük menfaat gruplarının ötesinde dünyayı ve insanlığı değiştirmeye yönelik bir iddiadır. Hitler'in de benzer bir iddiası vardı, 'yaşamın ritmini' değiştireceğini söylüyordu.
Feministler etkileniyor
Araştırmacı-Yazar Altındal, feminist hareketlerin de Masonluğun etkisi altında olduğunu iddia ediyor. Ve iddiasını şöyle dile getiriyor: "Son gezimde Vatikan'a da uğradım. Yeni Papa'nın kim olacağı tartışılıyor. Her kesim etkili olmaya çalışıyor. Burada öyle bir grup var ki, şaşırırsınız. Eczacılar Birliği, ilaç üreticileri. Yeni Papa kalkıp da, 'Doğum kontrolü olmalıdır' dediği vakit, günde fazladan 320 milyon hap satabilecekler. Yeni Papa'nın bu fetvayı vermesi yeterli."
Ve Altındal devam ediyor:
ÖNDE KADIN, ARKADA SPONSOR
"Son 50 yıldaki feminist hareketlere baktığımızda bunların arasında ilaç üreticileri olduğunu görüyoruz. Diyorlar ki, 'Ana çocuk sağlığı adı altında kadına bir şey satabilmemiz için onu laik bir alana çekmemiz lazım.' Hindusu, Müslümanı, Yahudisi, Katoliği neyse. Onun için birçok paneller düzenliyorlar. Önde kadın var, arkada ise görünmeyen bir sponsor. Ya da çok agresif bir kadını köşe yazarı yaptırıyorlar. Bu yeni değerleri savunması için. Masonlar'ın en başarılı oldukları bir başka alan da belli kavramları kamuoyuna maletme çabalarıdır. Karizma bunlardan bir tanesidir. Hoşgörü, tolerans, diyalog. Bunlar için ayrı tarikatlar kurmuşlardır."
Paranın dini olur mu?
Altındal, "ABD Anayasası'nı yazan 13 kişiden 12'si Mason'dur" dedikten sonra ortaya ABD doları ile ilgili şöyle bir iddia atıyor:
"1 ABD dolarını elinize alıp baktığınızda şunları görürsünüz. Bir piramit ve onun üstünde küçük bir piramit. Onun içinde de küçük bir göz vardır. O Ra'nın gözüdür. Yani Tanrı Ra'nın gözü olarak sembolize edilmiştir. O göz, piramitin üzerine iner gibidir. Ve 'Gökyüzünde her yerde kainatın yüce mimarı size izliyor' diye yazar. Üstünde Latince bir cümle vardır: 'Novos ordo sekularım!'
Yani, 'Yeni dünya düzeni' diye yazar. İşte yeni dünya düzeni ilk defa o dönemden sonra tarihe girmiştir."
33 derecelik meşakkatli yol
Masonlukta, 1'inci derece 'çırak'lıktan 33'üncü derece 'hakim genel müfettişliğe' kadar uzanan bir yol var. Bir Mason'un 33'üncü dereceye yükselebilmesi için bütün aidatlarını ödemek şartıyla asgari 81 ay gerekmektedir. Masonluğun gerçek sırlarının öğretildiği 5, 6, 7, 10, 11, 12, 13, 16, 17, 19, 20, 21, 23, 24, 25, 26, 28'inci derecelerdir ve bunlar Türkiye'de yoktur.
İşte, 33 derecelik yol....
ÇIRAKLIKTAN BAŞLIYOR
Masonluktaki dereceler?!
1. Derece: Çırak
2. Derece: Kalfa
3. Derece: Usta
4. Derece: Ketum Üstat
5. Derece: Mükemmel Üstat
6. Derece: Sır Kâtibi
7. Derece: Nazır
8. Derece: Bina Emiri
9. Derece: Dokuzlar’ın Seçilmiş Üstadı
10. Derece: Onbeşler’in Seçilmiş Üstadı
11. Derece: Yüce Seçilmiş Şövalye
12. Derece: Üstat Mimar
13. Derece: Solomon Krallığı’nın Şövalyesi
14. Derece: Yüce Üstat (Kutsal Kubbe Büyük Seçilmişi)
15. Derece: Doğu Şövalyesi (Kılıç Şövalyesi)
16. Derece: Kudüs Prensi
17. Derece: Doğu ve Batı Şövalyesi
18. Derece: Salipverdi Şövalyesi (Güllü Haç Şövalyesi)
19. Derece: Büyük Pontif (Yüce İskoçyalı)
20. Derece: Düzenli Locaların Büyük Saygıdeğer Üstadı
21. Derece: Prusya Şövalyesi
22. Derece: Lübnan Prensi (Krali Balta Şövalyesi)
23. Derece: Sır Sandığı Başkanı
24. Derece: Sır Sandığı Prensi
25. Derece: Tunç Yılan Baş Şövalyesi
26. Derece: İskoçyalı Papaz (İnayet Prensi)
27. Derece: Kudüs Tapınağı’nın Hakim Amiri
28. Derece: Güneş Şövalyesi
29. Derece: Saint Andre Büyük İskoçyalısı
30. Derece: Seçilmiş Büyük Kadoş Şövalyesi
31. Derece: Büyük Müfettiş Kumandan
32. Derece: Kutsal Sır Yüce Prensi
33. Derece: Hâkim Büyük Genel Müfettiş
KİM NE DİYOR?
Yeni binyıla ayak uyduruyorlar...
*Abdurrahman Dilipak (Akit gazetesi yazarı): Masonluk aristokrat, hiyerarşik kapalı bir toplumsal modelde etkin ve başarılı olabilir. Bana kalırsa Masonlar yeni bin yıla ayak uydurma çabasında. Zaten birçok işleri herkesin bildiği bir sırdan öte bir şey değil. Hatta geçen yüzyılda bu gizlilik onlara esrarengiz bir hava da kattı.
* Büyük Üstat Demir Savaşçın, dünkü açıklamasında 'Prof. Sair Erman kardeşimiz ile Dilipak bir televizyon kanalında karşı karşıya geldi. Dilipak programdan ayrılmak zorunda kaldı' demişti. Ancak, Dilipak 'Böyle bir programa katılmadım' açıklaması yaptı.
Atatürk niye kapattı Atatürkçüler niye açtı? *Hasan Karakaya (Akit gazetesi yazarı): Masonlar benden önce de vardı bu ülkede. Bazen yer üstüne çıktılar, bazen de yeraltında sürdürdüler faaliyetlerini. Eğer dikkat edilirse, yer üstüne çıkış dönemleri Türkiye'nin zayıf olduğu dönemlerdir. Beni asıl düşündüren şu, dün Atatürk tarafından bir gecede kapatılan Mason locaları bugün nasıl oluyor da Atatürkçü olduklarını iddia eden kişiler tarafından teşvik ve takdir ediliyor? İşte bunu anlamıyorum. Yoksa Atatürkçüler değişime mi uğradı?
(Hayrullah Mahmud, SABAH, 10.09.2001)
http://arsiv.sabah.com.tr/2001/09/10/g01.html
Ve…
Son olarak…
Bu bağlamda, “neo” haftanın derin gündem konusu:
Abdullah Gül, “Mason” mudur?!
Eğer “Mason” ise kaçıncı dereceden “Mason”dur?!
“Mason”luğa ilk olarak nerede, ne zaman, kimin tavsiyesi ile adım atmıştır?!
Eğer Mason ise Türkiye’nin 1 Numaralı koltuğunda oturan Gül’ün ‘üstad’ı kimdir, emirleri kimden (hangi ülke) almaktadır?!
http://tr.wikipedia.org/wiki/Masonluk
http://www.masonlar.org/masonlar_forum/index.php?topic=7422.0
http://www.milliyet.com.tr/2001/09/09/guncel/gun01.html
http://www.medyaradar.com/haber/medyagunlugu-24306/uzeyir-garih-cinayeti-masonik-bir-hesaplasma-mi-masonik-sifreyi-hangi-hurriyet-yazari-cozmustu.html
Müteveffa Üzeyir Garih, BOP Eş Başkanı Erdoğan AKP’sinin Türkiye’nin damına iliştirilme sürecinde, radikal Yahudi düşmanlığını körükleyeceği için mi karşı çıktı?!
BOP operasyonu “Final” bağlamında, kürede hem de içinde yaşadığımız coğrafyada yaşanan Yahudi nefretinin perde arkasında Garih’in haklı öngörüsü yok mudur?!
İsrail & İran arasında sıcak bir nükleer savaşın yaşanma arifesinde olduğumuz bir süreç’te, tarih Garih’i haklı çıkarmış olmuyor mu?!
MHP’li Garih, AKP’ye, Erdoğan’a karşı olduğu için mi tasfiye edildi?!
Sözün özü:
AKP, 14 Ağustos 2001 tarihinde kuruldu!
Üzeyir Garih ise 25 Ağustos 2001’de öldürüldü ve/veya tasfiye edildi!
http://arsiv.sabah.com.tr/2001/09/05/editor.html
Bahçeli’nin erken seçim kararı ile 3 Kasım 2002’de sandıktan çıktı ve BOP operasyonu kapsamında “iktidar”a iliştirildi!
http://arama.hurriyet.com.tr/arsivnews.aspx?id=12174
http://haber.mynet.com/uzeyir-garih-dosyasi-yeniden-acildi-612502-guncel/
http://www.ilknokta.com/urun/102814/Muhafiz.html
http://haber.gazetevatan.com/Ergun_Poyrazin_son_kitabi_sansurlendi_198267_1/198267/1/Haber
http://www.cnnturk.com/2011/yazarlar/03/17/wikileaksten.gulen.bombalari/610211.0/index.html
http://www.porttakal.com/ahaber-uzeyir-garih-dsp-mhp-anap-birlikte-hukumet-kurmali-118293.html
http://newsgroups.derkeiler.com/Archive/Soc/soc.culture.turkish/2006-04/msg00356.html
http://www.kitapyurdu.com/kitap/default.asp?id=66892
http://haber.gazetevatan.com/gulenin-en-buyuk-destekcisi-uzeyir-garihti/454326/7/Haber
http://tr.wikipedia.org/wiki/%C3%9Czeyir_Garih_cinayeti
http://tr.wikipedia.org/wiki/Adalet_ve_Kalk%C4%B1nma_Partisi
http://ayfi.wordpress.com/category/bop/
http://ahmetdursun374.blogcu.com/suikast-suikast-sezonu-basladi/599001
http://yenisafak.com.tr/arsiv/2001/eylul/10/tkivanc.html
Hepsi ve daha ötesi - şimdilik kaydıyla - budur!
Nokta.
Sevgiler
4 Haziran 2012
Hayrullah Mahmud Özgür
kaynak:
http://tr-tr.facebook.com/notes/son-s%C3%B6z/ak-masonlar-veveya-g%C3%BCl%C3%BCn-derin-s%C4%B1rr%C4%B1/470451209635540
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder