HERŞEYİN DOĞRUSUNU ALLAH BİLİR. Sizin bir planınız, bir hesabınız varsa, Allah’ında bir planı bir hesabı var.

25 Şubat 2014 Salı

Ali Karahasanoğlu / Yeni Akit

Dinlemede sorun yok! Ama çarpıtmayın!

25 Şubat 2014
Ali Karahasanoğlu / Yeni Akit

“Şu kadar kişiyi dinlemişler.. Bu kadar kişinin telefonlarını izlemişler..”
Dinlesinler.. İzlesinler.. 
Ne var bunda?
Ne olur ki dinlemekten..
Hatırlatılsa, “Ama seni de dinlemişler. Gazeteni de..”
Cevabım değişmez..
Beni de dinlesinler..
Gazetemi de dinlesinler..
Yine itirazım yok, yine gocunmam yok..
Hatta şahsım için söyleyeyim..Mahkeme kararına falan da gerek yok, beni direkt dinleyebilirler.. 
Savcıya bile sormasınlar..
Tek şartım var: Dinledikleri/izledikleri telefon kayıtlarını kullanmaları gerekirse.. Birinci saniyeden, son saniyeye kadar, kırpmadan, montajlamadan versinler..
İzledikleri telefon kayıtlarını, çarpıtmadan kullansınlar..
Daha dün başıma gelen bir konu..
Hiç bilmediğim. Hiç tanımadığım bir numara, arıyor..
Ben daha numarayı okurken.. Arama kesiliyor..
Şimdi bu numaranın sahibi, bir hırsız ise, bir katil ise, bir terörist ise, bir ...
Bu numarayı alıp, “Ali bey, şu numaradan terörist bilmem kim ile ne görüştü?” diye sızdırma haber yapılırsa..
İtibarsızlaştırma operasyonu düzenlenirse..
“İspat etmeyen şerefsizdir” ile başlayan..
Devamında da, ağzımı bozacağım her türlü ifade benden çıkabilir..
Somut olayda..
Evet, o meçhul kişi beni aramış..
Bu doğru..
Ama benim o meçhul kişi ile bir konuşmam yok..
En önemlisi, tanışıklığım yok..
Buna rağmen, “Ne konuştular” denilirse..
İşte o zaman, mahkeme kararı ile dinleseler..
En büyük ahlaksızlığı yapmış olurlar..
Şunu da unutmayalım..
Savcılar dinlemese.. Polis dinlemese..
Zaten dinleniyoruz, ve de izleniyoruz..
Ahirette her şeyin hesabını vereceğiz.
İmanımızın gereği bu..
Varsın, birileri fazladan dinlesinler.. İzlesinler..
Niye şikâyetçi olalım ki.. 
Çarpıtma olmadıktan sonra!
Dinleme ile ilgili bilgiler tartışılırken..
Fetullah Gülen’in avukatı, kendilerinin bu olayla bir ilgisi olmadığını açıkladı..
Ardından ilgili savcılar, bazı kişilerle ilgili mahkemeden karar alınmış ise de, olayın çapının bu kadar büyük olmadığını, Başbakan’ın çevresi ile ilgisinin olmadığını açıkladılar..
Yakında, dinlemeyi bizzat yapan kim ise.. 
Tutanakların altında imzası olanlar bile..
“Bizim bu kadar tutanakta imzamızın olması mümkün değil” derlerse şaşırmayın..
En başta, söylediğimiz gibi..
Bu iş, Gülen ekibinin işi değil.
Bu iş, o savcının bu savcının işi değil..
Bu iş; Gülen ekibini de, o savcıları da kullanan, derin bir yapının işi..
Üç kişiyi dinlemek için savcıdan talepte bulunup.. Mahkemeden dinletme yaptırıp.. Ardına yüzlerce kişiyi ekleten.. Derin bir yapı ile karşılaşırsak..
Hiç şaşırmayalım..
Savcıları suçsuz göstermek için..
Gülen’in kusursuz olduğunu savunmak için değil, bu söylediklerim.. 
Ama şunu da kabul edelim..
Oyun çok büyük..
O polisleri de, o savcıları da, topyekûn Gülen grubunu da aşan bir yapı ile karşı karşıyayız..
Onun içindir ki, “suçta küçük katkıları olanları” gözümüzde büyütmeyelim..
Tek sorumlu gibi görmeyelim..
Esas “yapı”yı deşifre etmeye çalışalım..
Önce 7 bin kişinin dinlendiğine ilişkin haberler. Sonrasında, suçlanan iki savcının da içinde olduğu kişiler tarafından yapılan açıklamalar..
Gizemli bir konuyu tartışıyoruz gibi, havanda su dövüyoruz..
Nedir bu kadar kısır tartışmanın sebebi..
Olan olmuş..
Çıkartırsınız dinleme kayıtlarını..
İzleme raporlarını..
7 bin kişi midir, 7 kişi midir kamuoyuna gösterirsiniz..
Savcıların da, “Bizim haberimiz yok” şeklinde komik duruma düşülecek açıklamalar yapmasına gerek kalmaz..
Ya çıkarlar, “Bizi de kandırmışlar” derler..
Ya da..
“Yaptık bir yanlış.. Ceremesini çekmeye hazırız” derler.. 
Hatırlarsanız, Fetullah Gülen bedduasında, kendilerini tanımadığı emniyetçiler için, “yanlış yapmışlarsa” şartı ile evlerine ateş düşmesini istemişti..
Şimdi, 7 bin kişiye varan bir dinleme, Fetullah Gülen tarafından “yanlış” mı kabul ediliyor, yoksa “doğru” mu, bilmek isteriz.. 
Dolayısı ile, “Evlerine ateş düşsün” bedduası, artık şarta bağlı olmaktan çıktı mı, kendisinden öğrenmek istiyoruz.
Avukatı, “Bizimle ilgisi yok” dedi ama..
Fetullah Gülen’le görüşüp, bu açıklamayı yaptığını sanmıyorum..
Fetullah Gülen ABD’de olduğuna göre.. Gazetelerdeki haber çıktıktan sonra, hemen öğle vakti avukatımız açıklama yaptığına göre.
O saatlerde de ABD’de henüz geceyarısı olduğuna göre..
Gülen ile görüşmeksizin, o açıklama yapılmış olmalı..
Dolayısı ile, Gülen ile görüşerek yeni ve somut bir açıklamaya ihtiyaç var..
Not: Lütfen, “Gülen teheccüde kalktığında konuşmuş olabilirler” türünden, bana cevap yetiştirmeyiniz! Zira, her şeyin bir adabı olmalı, düşüncesindeyim.. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder