HERŞEYİN DOĞRUSUNU ALLAH BİLİR. Sizin bir planınız, bir hesabınız varsa, Allah’ında bir planı bir hesabı var.

3 Şubat 2014 Pazartesi

Ali Karahasanoğlu / Yeni Akit

Bir gülümsemeye malvarlığını feda eden patron!

 

Ali Karahasanoğlu / Yeni Akit 

03 Şubat 2014


Hormonlu tavırlara, aşırı sevgi-saygı açıklamalarına hep mesafeli olmuşumdur.
İlahi kaynaklı emirler dışında; şu makama, bu insana gösterilen, aşırı hürmetler.. Haddinden fazla aşırı sevgi gösterileri..
Bana, samimiyetsiz gelir.
Bunun son örneğini..
Koza grubun patronu H. Akın İpek sergilemiş.
Kendisi, Bugün gazetesi, televizyonu ve ayrıca Kanaltürk’un de patronu..
Fethullah Gülen için demiş ki Akın İpek: “Bir gülümsemesine malvarlığımı bağışlarım!”
Bu söze, “Yalancı ne olsun” denir ama..
Biz de, Fetullah Gülen’in yaptığı gibi, hem söyleyelim, hem de “Demiyorum, yine demiyorum” diyerek konuyu geçelim..
Sadece, “2005 yıllı civarında, şimdi sahibi olduğun TV’ye açtığın dava dilekçelerine bak, orda ne yazıyor” diyelim. Orda, “Beni cemaatçi gösterdiler. Bana hakaret ettiler” denildiğini hatırlatıp, geçelim.
“Ne diyorsun sen ya?” diyeceksiniz.
Sabah akşam Fetullah Gülen’i dinleye dinleye..
Ara sıra biz de böyle şaşırtmacalı laflar ediyoruz işte..
Biraz mola verdim..
Şimdi kendime döndüm..
Etkilerden uzak olarak, yazmaya devam ediyorum..
Nerde kalmıştık?
Akın İpek’in gayrı samimi sözünde..
Küçük bir testte bulunalım.. 
Soralım bu patrona..
“Gülen’in bir gülümsemesine bütün malvarlığını feda edeceğine.. İzmir’de, İstanbul’da, Adana’daki vergi mahkemelerinde, idare mahkemelerindeki davalarda, kamu aleyhine olan ikircikli savunmalarından vazgeçsen..”
Karşılığında, sadece Gülen’in değil..
Tüm milletin gülümsemesini alırsın..
Danıştay 8. Dairesi’nin 2005/2927 esas ve 2006/1138 karar sayılı kararında anlatılan, hukuk kurallarının gereğini yerine getirsen..
Konuyu oraya buraya çekmesen..
Avukatlarla kafa kafaya verip, hukuku dolanmanın yollarını aramasan..
İzmir 4. İdare Mahkemesi’nin 2009/1705 esas sayılı dosyasında..
2009/1810 esas sayılı dosyasında..
2009/42, 2008/978 esas sayılı dosyasında..
Devam etsem; bu köşe kadar 10 tane köşe olur.. Akın İpek’in aleyhine açılan davaların sadece dosya numaraları yazsam, gazetenin tamamı almaz.
Eee!. Ben de kapital kafalı bir patron olsaydım..
Gülen’in bir gülümsemesine, tüm malvarlığımı verirdim tabii.
Çünkü, bütün malvarlığımı verir, sonra on katını tekrar kazanırdım..
Bu kadar davayı..
Nasıl götüreceksiniz?
Kaç avukatla bu davaların üstesinden geleceksiniz?
Oysa..
“Gülen’in bir gülümsemesi” dersiniz..
2010 referandumu ile yargıdaki etkin konumda olan Gülen sempatizanları sayesinde..
Malvarlığınıza malvarlığı katarsınız..
Çevre ve Orman Bakanlığı’nın, Sanayi Bakanlığı’nın, şu bakanlığın bu bakanlığın onlarca davasında, rahat bir nefes alırsınız..
Değil mi, Akın Bey..
Akın Bey’i daha iyi tanımak için, bir röportajından ilginç bir sözünü de aktaralım..
Tarih 28.5.2007..
Vatan’a verdiği söyleşiden..
Diyor ki patron, “Bence Hocaefendi bu ülkedeki radikal İslamın da önündeki en büyük engellerden bir tanesidir.”
Radikal İslam..
Ne ola ki, acep?
Laikçilerden sık sık duyarız, biz bu sözleri de..
Altın gibi adam olarak takdim edilen, altın patronu Akın Bey’den duymak, hayli ilginç geldi bana..
Fikir işçisi değil, kölesi imiş gibi bu medya patronun ölümüne savunan sözde gazeteciler izah getirirler buna da, herhalde.
Bir aktarım daha, Akın Bey’den..
Aynı röportajdan: 
“Geçen gün çok ilginç bir şey oldu. Biri, arkadaşıma ‘Akın Bey’i yanında sarışın bir hanımla gördük’ demiş. Tanıdığım da ‘Yahu eşi’ diye yanıt vermiş. ‘Ama sarışın ve modern bir hanımdı’ demiş öbürü. Bu insanlar bizi ne zannediyorlar ya. Benim eşim, benim hayatım bu. Ben bugüne kadar konuşmayınca herkes konuştu. Kantarın topuzu artık iyice kaçtı. İnançlı bir insanım, eşim de inançlıdır. Alkolü, yaklaşık 11 yıl önce inançlarım nedeniyle bıraktım. Ama modern bir aileyiz biz. İyi bir eğitim gördük. Ama sanki beni dünyadan kopmuş cübbeli, sakallı bir adam gibi görüyorlar.”
Akın Bey’in kafasında.. “Başı açıklık.. Sarışın bir bayan ile evli olmak..” 
Bunlar; “modern olmak” anlamında imiş..
Bunun karşısında da..
“Dünyadan kopmuş olmak”..
“Cübbeli olmak”..
“Sakallı bir adam olmak” varmış..
Heyhat..
Sabah akşam Mehtap TV’de, Fetullah Gülen’i dinliyorum..
Ben Gülen’in dilinden, “dünyadan kopuk olma” tavsiyelerini dinlerken...  
Gülen’in bir gülümsemesine, tüm malvarlığını feda edecek olan, Yunus timsali derviş Akın Bey’in dediğine bak: “Biz dünyadan kopuk değiliz. Bizi yanlış tanımayın” diyor..
Sahi, hocası da; sızan kasetlerde hep, dünyadan bahsediyor ya.. 
“Gerçek dünya”larında, patron İpek ile Gülen buluşuyorlar demek ki!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder